K O N U M L A R

| Londra:

Londra, İngiltere'nin ve Büyük Britanya'nın başkentidir. Hellsing'in her iki serisinin de ana mekânıdır.

> Genel Bilgiler:

Londra, İngiliz hükümetinin, kraliyet ailesinin ve Parlamento Binası, Kule Köprüsü, Londra Kulesi, St Paul Katedrali ve Trafalgar Meydanı gibi pek çok ünlü simge yapının evidir; bunların çoğu Milenyum tarafından gerçekleştirilen Britanya işgali sırasında kasıtlı olarak tahrip edilmiştir.

Başlangıçta Romalılar tarafından MS 43'te kurulan küçük bir yerleşim yeri olan Londra, bin yıl boyunca büyüyerek İngiltere'nin, Büyük Britanya'nın ve Britanya İmparatorluğu'nun başkenti hâline gelir. Sir Integra Fairbrook Windgates Hellsing ve Binbaşı tarafından yapılan alıntılara göre, Hellsing evrenindeki bir biçim ya da sadece resmî veya mecazî referanslar Londra'da hâlâ var olabilir.

Son bölümde Alucard ile Incognito arasında Londra Kulesi ve St Paul Katedrali'nde geçen iklimsel savaş yer alan Londra, orijinal Anime dizisinde sık sık karşılaşılan bir şehirdir.

Hellsing: Ultimate OVA ve Mangada, Londra yalnızca sonlara doğru, Milenyum tarafından işgal ve harap edildiğinde, ünlü simge yapılarının çoğu V2 roketleri tarafından ortadan kaldırıldığında ve nüfusunun büyük bir kısmı Milenyum askerlerinin istilâsı ve bombardımanı nedeniyle öldürüldüğünde düzgün bir şekilde öne çıkar. Londra nüfusunun büyük bir kısmı da Gulyabanî'ye dönüşür.

> Önemli Yerler:

» Londra Kulesi: Londra Kulesi, Londra'nın merkezinde, Thames Nehri'nin kuzey kıyısında yer alan tarihî bir kaledir. Hellsing Animesinde bu kale, Alucard ve Incognito'nun savaştığı yer olarak görülür.

» Kule Köprüsü: Kule Köprüsü, Londra'da bulunan bir köprüdür ve aynı zamanda hem İngiltere'nin hem de genel olarak dünyanın en tanınmış simge yapılarından biridir. Ayrıca, bu köprü zaman zaman Londra Köprüsü ile karıştırılmaktadır. Hellsing'de, özellikle Ultimate OVA ve Mangada, bu köprü Milenyum'un Londra'yı işgali sırasında ortaya çıkar ve her iki kulede de kitlesel yıkıma neden olur.

» Trafalgar Meydanı: Trafalgar Meydanı, Londra'nın merkezinde bulunan halka açık bir meydandır; bölge eskiden Charing Cross olarak da biliniyordur. Sir Henry Havelock'un ve I. Charles'ın heykeli gibi pek çok heykelle tanınan Trafalgar Meydanı, dört bronz Aslan heykeli tarafından korunur. Hellsing Animesinde, içinde İngiltere Kraliçesi'nin bulunduğu bir araba, patlayıcı silâhlarla saldırıya uğrar ve bazı heykeller yok edilir, ancak neyse ki Kraliçe hayatta kalır. Walter C. Dornez, saldırganların kullandığı silâhların Özel Hava Servisi birimlerininkine benzer olduğunu, bunun da Incognito veya onun ustası yüzünden yapılmış olabileceği anlamına geldiğini belirtir.

» Piccadilly Sirki: Burası spesifik olarak Anteros'un heykeli, Sett'in çılgına dönüp Londra'nın her yerinde yıkıma neden olduğu Hellsing Animesinde ortaya çıkmış bir yerdir.

» Cambridge: Cambridge veya Cambridge Üniversitesi, Londra'nın 50 mil kuzeyinde, antik Cambridge şehrinin merkezinde bulunan bir üniversitedir. Özellikle Hellsing Animesinde kız yurdunda bir katliam yaşandığı, ayrıca kurbanların kanlarının akıtıldığı, diğerlerinin ise korkunç bir şekilde sakatlanıp öldürüldüğü gösterilir. Görünüşe göre, bazılarının yaşamasına ya da ölmesine izin verme kararı, kızların cinsel geçmişinin olup olmamasına dayanıyor ve bu durum saldırganın niyetinin bir tür vampir ordusu oluşturmak olduğu anlamına geliyor, dolayısıyla saldırganlar Master Of Incognito'nun organizasyonunda yer alan en üsttekilerden biri olabiliyordur. Ayrıca, bir tanığın saldırganların 60 civarında erkekten oluştuğunu söylediği bilinir.

» Westminster: Londra'nın merkezinde bulunan bir bölge olan bu bina, Hellsing Malikânesi kullanılamaz hâle geldiğinde On İki Konvansiyonu toplantısının yapılması için kullanılır.

» Hellsing Malikânesi: Hellsing Malikânesi, Hellsing ailesinin ikametgâhı ve Hellsing Organizasyonu'nun genel merkezi olarak hizmet veren büyük bir konaktır. Hellsing Organizasyonu'nun genel merkezi Londra'nın eteklerinden biraz uzakta, kırsal alanda yer alıyor gibi görünür; bu da Walter C. Dornez'in, Valentine Kardeşler'in Gulyabanî ordusunun Hellsing'i kuşatması sırasında takviye kuvvetlerinin gelmesinin uzun saatler alacağını öngörmesini açıklayabilir.

> Olaylar Dizisi:

» Hellsing (2001): Son zamanlarda kötü niyetli bir Organizasyon tarafından yapılan FREAK Çipi tarafından oluşturulan yapay FREAK'lerin sayısındaki artışla birlikte, Abraham Van Helsing'in soyundan gelen Sir Integra Fairbrook Wingates Hellsing ve onun çok özel Organizasyonu, faille yaklaşan savaşa hazırlanır. Ancak, bir anda FREAK çipini yaratan adam Londra'da belirir. "Incognito" isimli adam ve efendisi İngiltere'yi ele geçirmek niyetindedir. Bununla birlikte, Londra'da bir yerde bulunan dairesinde "Helena" adında yalnız bir gerçek vampir yaşamaktadır ve Incognito, plânlarına büyük bir sorun yaratabileceğinden korkarak Helena'yı öldürüp yutar, daha sonra Yuvarlak Masa üyelerinden biri olduğu ortaya çıkan efendisi için Londra Kulesi'ne gider, Sett olarak bilinen Mısır tanrısını serbest bırakarak İngiltere'yi ve Alucard'ı yok etme plânlarını hayata geçirir.

Incognito'nun efendisi İngiliz Ordusu'na anma törenine hazırlanmak için orada bulunan Hellsing Organizasyonu'na saldırmasını emrederken Incognito oraya gider ve Hellsing Organizasyonu'nun kozunu bekler. Alucard, savaşlarının onu oraya gitmeyi deneyeceğini bilerek Integra'yı cezbeder ve Sett'i çağırmak için onun kanını kullanmayı plânlayarak ikisini de durdurmak ister. Hellsing Organizasyonu, Londra Kulesi'ne girer ve hem SAS Gulyabanî Ordusu'nu serbest bırakan Incognito hem de İngiliz Ordusu tarafından saldırıya uğrar ve kaptan Chris Pickman, Alucard'ın gelişiyle kurtulur. Helena'yı kurtarmayı ve Hellsing Organizasyonu Askerî Kuvvetleri'nin Kule'ye girmesini engellemeyi başaramayan Seras Victoria, Fargason'un ölümüne tanık olup öfkelenir, birden fazla Gulyabanî'yi öldürür ve daha sonra hem Incognito'nun sağ kolu hem de eski bir SAS üyesi olan Paul Wilson ile savaşa girer. Alucard ve Pickman, SAS Gulyabanîleri'ni yok eder ve ne yazık ki ölür, ancak Alucard hayatta kalır ve Incognito ile savaşmak için Kale'ye girer.

Alucard kaleye girdikten sonra Incognito ile yoğun bir savaşa girer ve kısa süre sonra Paul'ü öldüren Seras Victoria, kurşunları bitip Incognito'nun kurnaz tuzağına düşen Alucard'a Çakal'ın şarjörünü vererek onu kurtarmaya çalışır, ancak Incognito'nun kara büyüsü ile ağır şekilde yaralanır.

Incognito'nun güldüğü ve alay ettiği Alucard, onu öfkeyle Judecca'nın dibine göndereceğini ve ona orada Şeytan'ın kıçını yalaması gerektiğini söyleyerek yanıt verir. Telekinezi gücünü Çakal'ın şarjörünü çekmek için kullanır ve tetiği bir kez daha Incognito'nun kafasına çeker. Ancak, Incognito basitçe kafasını geçici olarak hasar görmez hâle getirip telekineziyle Çakal'ın mermilerini Alucard'a geri fırlatarak ona "kendi kutsanmış gümüşünün tadını" verir. Alucard ölürken Seras'a onu dinlemesi gerektiğini söyler. Seras, Alucard'ın kanını içmeye çalışır, ama bu hiçbir işe yaramaz.

Çok geçmeden Incognito, Integra'yı başarıyla kaçırır ve onu Sett'i çağırmak için bir araç olarak kullanır. Muazzam bir acı ve büyük bir endişe içinde olan Integra, sonunda tüm umudunu kaybederek Alucard'a birinci seviyeyi serbest bırakmasını emreder ve burada başarılı bir şekilde canlanır (zaten Sett çoktan çağrılmıştır). Incognito, solunu hiç kullanmadan, birinci seviyenin bir tür blöf olduğunu düşünerek ayrılır ve Sett'in gücünü emmek için üstüne çıkar. Neyse ki Alucard daha sonra Incognito'nun bulunduğu yere ışınlanır ve Integra sırıtır. Çok geçmeden iki gerçek vampirin savaşı da başlamış olur.

Onların muazzam güçleri nedeniyle savaş gökyüzüne tırmanır. Onlar sonra düşer ve tüm kulenin alevler içinde yanmasına neden olur, ancak bu durum her iki vampire de çok az zarar verir veya hiç zarar vermez. Yoğun savaş, Alucard'ın Incognito'yu başarıyla öldürmesiyle sona erer; burada ona gerçek kimliğini gösterir ve onu tıpkı Kazıklı Voyvoda'nın Osmanlı İmparatorluğu'nu korkutmak için düşmanını kazığa geçirmesine benzer şekilde kazığa geçirerek bitirir. Incognito'nun cesedi Londra Kulesi'nin tepesine asılarak yerleştirilir.

Integra, İngiltere'yi Incognito ve efendisinin neden olduğu yıkıma karşı başarılı bir şekilde savunsa da, hükümet yine de Hellsing Organizasyonu'nun dağıldığı ve Integra'nın Alucard'ın içinde olduğu bir hücreye kilitlendiği savaşın neden olduğu milyonlarca ölümden onu sorumlu tutar. Incognito'nun efendisi de cezalandırılır, ancak cezasının ne olduğu bilinmez.

» Hellsing / Ultimate: Milenyum İstilâsı; Manga ve 2. Animede, Britanya topraklarındaki vampir saldırılarındaki artışın, savaşın bitiminden bu yana Güney Amerika'da saklanan ve bir tabur inşa eden sadist Nazi Milenyum Organizasyonu'nun işi olduğunun ortaya çıkmasıyla başlar. Devamı ise Vampir askerlerin kendilerini yenenlerden intikam alması, Hellsing Organizasyonu'nu ve Alucard'ı yok etmek için ilk (belki de tek) hedefleri olarak Britanya'yı seçmesi, her ikisinin de Varşova'daki daha önceki tesislerinin yok edilmesinde oynadıkları rolün intikamını almak ve onları plânlarına tehdit olarak görüp ortadan kaldırmak istemesi nedenleriyle gelir.

Hellsing'in Brezilya'da onları yok etme girişimi büyük ölçüde sonuçsuz kaldıktan sonra Milenyum, muhtemelen Arjantin'deki gizli Nazi sığınaklarından İngiltere'ye kadar binlerce mil yol kat eden üç gelişmiş zeplinden oluşan savaş filosunu harekete geçirir. Milenyum'un Britanya'ya yerleştirdiği çok sayıda ajan, İngiliz hava sahasına vardıklarında harekete geçip ülke çapındaki askeri tesislere saldırır veya üsler arasındaki iletişimi keserek İngiliz Ordusu'nu sakat bırakır ve formüle ettikleri herhangi bir savunma plânını uygulayamaz hâle getirir.

Milenyum filosunun Londra üzerinde uçarak Londra'nın merkezine yerleşmesini ve gerçekleştirmek üzere oldukları katliamın şerefine kadeh kaldırdıktan sonra şehri her yönden V-1 roketleriyle bombalamaya başlamalarını habersiz halk hayranlıkla izler.

İlk bombardıman Londra'nın büyük bir bölümünü ateşe verdikten sonra Milenyum, ana saldırı gücünü mancınık benzeri fırlatma sistemleri aracılığıyla konuşlandırır ve onları yüzlerce kişi hâlinde şehre bırakarak burada buldukları sivilleri hem katletmeye hem de beslemeye başlarken askerî veya polis direnişini de ortadan kaldırır.

Londra Savaşı; Vatikan güçlerinin ve Başpiskopos Maxwell'in gelişi, hayatta kalan nüfusun çoğuna Milenyum'un sürülerinden kutsal bir kurtuluş gibi görünmesi ve Maxwell'ın niyetini açıklayarak herkesin hem üzücü hem de hızlı bir şekilde umudunu boşa çıkarmasıyla başlar. Devamında ise Dokuzuncu Hava Mobil Haçlı Seferi'nin Londra'yı Katolik Kilisesi adına geri almak için herkesi (Vampirleri ve İnsanları) öldürmek için hazır bulunmasını, bununla birlikte üç binden fazla Papalık Şövalyesi'nin müttefik savaş gemilerinin aşağıdaki sokaklara ve Milenyum'un zeplinlerine ateş açarken şehre girmesini gösterir.

Bu arada, Milenyum ordusunun Üsteğmen Zorin Blitz liderliğindeki müfrezesi bir zeplinle Hellsing Malikânesi'ne doğru yola çıkar, ancak Seras Victoria'nın Hallconnen II'si tarafından vurulur. Sayılarının yarısının öldürülmesi ve ağır toplarının çoğunun yok edilmesiyle, geri kalan vampirlerin ilerleyişi, topçu ateşi ve Yaban Kazları paralı askerleri tarafından kurulan kil mayınlarından oluşan bir alan tarafından durdurulur. Ne yazık ki savunucuların dikkatini dağıtmak için Zorin illüzyon güçlerini kullanırken, yardakçıları da mayın tarlasını atlatmak için savaş bıçaklarını basamak taşı olarak kullanmaya başlar.

Dış savunma aşıldığında Vampirler malikâneyi aşmayı ve Yaban Kazları'nın çoğunu öldürmeyi başarıp geri kalanları da konferans odasında barikat kurmaya zorlar. Milenyum güçleri son roketlerini kullanarak barikatı başarıyla aşar, ancak Seras gelir ve paralı askerlerin işini bitiremeden onları katleder. Ancak Zorin'le yüzleştiğinde, Üsteğmen onu başka bir illüzyonun tuzağına düşürür ve Seras'ı kör olmasına, kırılmasına ve sol kolunun eksilmesine neden olan acımasız bir saldırıya karşı kendini savunamayacak hâle getirir. Pip, Zorin işini bitiremeden Seras'ı kurtarmayı başarır, ancak hayatta kalan bir Nazi askeri tarafından defalarca vurulduktan ve Zorin'in fırlattığı tırpan tarafından kazığa oturdulduktan sonra ölür.

İlk saldırı sırasında takviyeye ihtiyaç duyması ihtimaline karşı dışarıda bırakılan Zorin güçlerinin geri kalanını çağırırken Seras, Pip'in son dileğini yerine getirip kanını içerek onun tüm vampir güçlerinin kilidini açar ve kayıp kolunun yerine bir gölge madde filizi koyar. Yeni geliştirilmiş güçleri, Zorin'in güçlerine ve ona rakip olmaktan çok daha fazlasını kanıtlar. O, Zorin'in yanılsamalarının üstesinden kolayca gelir ve ardından kafasını yüksek hızda duvara sürterek onu tamamen yıpratır. Malikâneyi güvence altına alan Seras, kalan iki Yaban Kazını bırakır ve ana savaşa katılmak için Londra'ya doğru yola çıkar.

Ana savaşta Alucard ve Alexander Anderson karşı karşıya gelir. İkincinin gücü tamamen serbest kalır ve yıllar boyunca ele geçirdiği kendi ruh ordusunu çağırır. Anderson hepsini keserek, bu süreçte ağır hasar gören Alucard için bir sıra oluşturur. Alucard onunla alay eder ve savaşacak iki kolu bile kalmamışken kazanmayı nasıl umacağını sorar, ama Anderson direnir. Alucard'ı hayal kırıklığına, öfkeye ve üzüntüye boğan Rahip, Helena'nın Çivisi'ni kullanarak kendisini bir canavara dönüştürür ve hem Alucard'ın bir insan tarafından mağlup edilme isteğini hem de iradesini elinden alır. Öfkelenen Alucard, Yumiko Takagi ve Heinkel Wolfe'a son kez veda eden Anderson'ı yok eder.

Anîden, Vampir Walter C. Dornez, bu samimî anın ortasında hücum ederek Alucard'a meydan okur ve onun başından beri Mileyum için bir köstebek olduğunu ortaya çıkarır. O, Alucard'la savaşır ve bir süreliğine savaşta üstünlük sağlar, ta ki yeni vücudu onu başarısızlığa uğratıp yaşı daha da gerileyene kadar. Kadın formuna bürünen Alucard, Walter'ı yumruklamaya başlar ve onu yenerek Integra ile Seras'ın daha önce oldukları yerde bir daha asla ona ait olamayacaklarını över.

Integra ve Seras daha sonra Binbaşı'ya doğru yola çıkar, Seras düello yaptığı Kaptan'ı yenerken Integra siborga son verir.

| Londra Kulesi:

Londra Kulesi, resmî olarak Majestelerinin Kraliyet Sarayı ve Londra Kulesi Kalesi, Londra'nın merkezinde, Thames Nehri'nin kuzey kıyısında yer alan tarihî bir kaledir. Londra Şehri'nin mil karesinin doğu ucundan Kule Tepesi olarak bilinen açık alanla ayrılan Londra Kule Mezraları İlçesi içinde yer alır. 1066 yılının sonlarına doğru Norman Fethi kapsamında kurulmuştur. Kalenin tamamına adını veren Beyaz Kule, 1078 yılında Fatih William tarafından inşa edilmiştir ve yeni yönetici seçkinlerin Londra'ya uyguladığı baskının öfkeli bir simgesi olmuştur. Hellsing'de burası Incognito tarafından Hellsing Organizasyonu'nu Terörist olarak gösterme plânlarını başlatmak ve sonunda İngiliz Ordusu'ndan yardım almak için kullanılır.

> Genel Bilgiler:

Incognito, Bobhan Kalesi'nin ardından kılık değiştirip plânları için tehlike oluşturacağını düşündüğü Helena'yı öldürür ve plânlarını gerçekleştirmek için Londra Kulesi'ni işgal eder. Helena'nın verdiği bilgiyle Incognito'nun kurnazca tuzağından haberdar olan Seras, Gulyabanî'lerin ihbarı üzerine oraya gelen Hellsing Askerî Kuvvetleri'nin kaleye girip geri çekilmesini engellemeye çalışır, ancak sonunda bunu başaramaz ve Hellsing Organizasyonu Terörist olarak damgalanır, bu nedenle onlar Incognito'ya yardım eder. Daha sonra Alucard'ın gelişiyle kurtarılan Chris Pickman gibi çok sayıda Cehennem Askeri, Incognito'nun SAS Gulyabanîleri'ni siler ve daha sonra Alucard, kendisini bekleyen Incognito ile yoğun bir savaşa girer. Integra ve Walter oraya giderek savaşa müdahale etmeye çalışır, ancak İngiliz Ordusu tarafından kesintiye uğrar ve sonunda Walter, Integra'yı kurtarmak için kendini feda etmek zorunda kalır. Ne yazık ki Incognito, Çakal'ın kurşununu Alucard'a fırlatarak öldürdükten ve kara büyüsüyle Seras'ı boynundan keserek devre dışı bıraktıktan sonra onu kaçırıp "Set" olarak bilinen Mısır Tanrısını çağırmak için Integra üzerinde bir Ritüel gerçekleştirir. Başarılı olmasına rağmen Alucard, düşmüş Hellsing Askerlerinin kanını kullanarak yeniden dirilmeyi başarır ve Incognito ile en güçlü hâliyle başka bir yoğun savaşa girer. Set ve Baskerville'ın neden olduğu patlama nedeniyle çok sayıda ölümle sonuçlanan yoğun savaşın sonunda yalnızca Incognito'nun zayıfladığı görülür. O, daha sonra kimliğini sorduğu Alucard'ın kısa bir süre için gerçek yüzünü görür. Ardından Alucard, Incognito'yu kazığa oturtarak öldürür.

> Mimarî:

Kule, arkeolog Alan Vince'in kasıtlı olduğunu ileri sürdüğü Sakson Londra'ya bakan en güçlü ve en etkileyici savunmalarıyla yönlendirilmiştir. Çevredeki alana görsel olarak hâkim olacak ve Thames Nehri üzerindeki trafiğe dikkat çekecektir. Kale üç "koğuştan" veya kapalı alandan oluşur. En içteki koğuş Beyaz Kule'yi içerir ve kalenin en erken evresidir. Onu kuzeyde, doğuda ve batıda çevreleyen, I. Richard (1189-1199) döneminde inşa edilen iç koğuş vardır. Son olarak, kaleyi çevreleyen ve I. Edward döneminde inşa edilen dış koğuşun bulunduğu görülür. Fatih William'ın Londra Kulesi'ni kurmasından sonra birkaç genişleme aşaması olmasına rağmen, genel düzen, I. Edward'ın 1285'te yeniden inşasını tamamlamasından bu yana aynı kalmayı başarır.

Kale, yaklaşık 12 dönümlük (4,9 hektar) bir alanı çevreler ve Londra Kulesi çevresinde, kalenin doğrudan etkisi altında ve askerî nedenlerden dolayı temizlenmiş olan Kule Özgürlükleri'ni oluşturan 6 dönümlük (2,4 hektar) bir alan daha bulunur. Özgürlüklerin öncüsü, 13. yüzyılda Henry III'ün kalenin bitişiğindeki bir arazi şeridinin açık tutulmasını emrettiği zaman ortaya atılmıştır. Popüler kurguya rağmen, Londra Kulesi hiçbir zaman kalıcı bir işkence odasına sahip olmamış, ancak Beyaz Kule'nin bodrumu daha sonraki dönemlerde bir rafa ev sahipliği yapmıştır. Kule İskelesi, I. Edward döneminde Thames nehrinin kıyısında inşa edilmiş ve II. Richard (1377-1399) döneminde bugünkü boyutuna genişletilmiştir.

> Sakinler:

Incognito (Usta) †, Paul Wilson (İkinci Komutan) †, SAS Gulyabanîleri (Kuvvetler) †.

| Hellsing Malikânesi:

Hellsing Malikânesi, Hellsing ailesinin ikametgâhı ve Hellsing Organizasyonu'nun merkezi olarak hizmet veren büyük bir konaktır.

> Genel Bilgiler:

Burası, Londra'nın eteklerinde bulunan büyük bir konaktır ve Hellsing Organşzasyonu Özel Askerî Kuvvetleri'nin operasyonlarının ana üssüdür. Malikâneyi çevreleyen devasa bir alan, yanında birçok ağaç ve her yerde yürüyüş yolları vardır. Lüks bir şekilde dekore edilmiş olan malikâne, kuru renkli tuğlalardan oluşan "Viktorya Dönemi" tarzını korumaktadır. Çatısı ve birçok pencereyle kaplı olan üç katlı bir bina görünümünde olan malikânede bir çatı katı ve binanın her köşesinde yer alan, üzerinde saat bulunan toplam dört kule ile bu kulelere ek olarak malikânenin son ve sağ köşesinde Big Ben'i andıran bir de kule bulunur.

Malikânenin birçok koridoru duvardaki eski resimlerle kaplı gibi görünür ve bu duvarlardan birinde Alucard'ın kendi bodrum katına giden bir bodrum gizlidir. Zemin çoğunlukla kırmızı halılarla kaplı görülür. Malikâne bazen Yuvarlak Masa Konseyi toplantıları için kullanılır. Hellsing'in kendi askerî kuvvetlerinin ana operasyon üssü olduğundan, malikânenin dışında özel hedefleri olan kendine ait bir tatbikat alanı ve bunun için özel olarak kullanılan bir askerî araç bulunur.

Malikâne, özellikle Valentine Kardeşler ve onların Gulyabanî ordusu ile Zorin Blitz'in çok sayıda saldırısı ve baskını nedeniyle yarısı yok edilen ve bunların dışında da çok sayıda hasara maruz kalan bir yerdir. Ancak, Yuvarlak Masa Konseyi'nin verdiği yardım sayesinde Hellsing bu saldırılardan kurtulmayı başarır.

> Konumlar:

» Integra'nın Ofisi: Ailenin şu anki başkanının işlerini yürüttüğü yerdir. Saha ajanlarını ve tersini aramasına izin veren bir telefon vardır.

» Toplantı Odası: İngiltere'yi canavarlardan korumakla görevli Integra ve Convention Of Twelve'in toplandığı yerdir. Odanın ortasında çok büyük bir cilâlı ahşap masa bulunur. Masanın etrafında birkaç yüksek arkalıklı deri sandalye vardır, ancak Integra'nın oturduğu masanın başında böyle bir sandalye yok gibi görünür. Masanın başında bir telefon vardır. Odanın kendisi helikopter pistinin altında gibi görünüyordur.

» Sıkışık Koridorlar: Organizasyondaki birkaç koridor, özellikle de hedefleri duvara saplayan uzun mızrakları fırlatan resimler olmak üzere hilelidir. Bununla birlikte, doğaüstü yaratıklar, Luke Valentine böyle bir tuzağa yaklaşırken, incelerken ve sonunda bu tür bir tuzağa düşerken bunları hissedebilir. Bunlar otomatik olarak değil, manuel olarak tetikleniyor gibi görünür, çünkü paramiliter güçler, tuzak devreye girdikten sonra Luke gibi görünen şeyi teftiş ediyormuş gibi görünür.

» Helikopter Pisti: Konağın tepesinde bulunur. Ailenin helikopterinin bulunduğu yer, kısa sürelerde yerel bölgelere gidip gelmek için kullanılır. İkinci bölümde Jan ve Luke Mâlikaneye saldırdığında, helikopter ve muhtemelen Helikopter Pisti yok edilir. Integra'nın tepkisizliği ve Sör Penwood'un torununu kendisine yeni bir tane alması için kandırması, bunun olağandışı olmadığı ve muhtemelen ailenin ilk helikopteri olmadığı anlamına gelir.

» Alt Bodrum: Hellsing Malikânesi'nin mutlak en alt katıdır. Luke Valentine gibi doğaüstü yaratıklar onu kolayca bulup gardiyanları acımasızca bozguna uğratsa da, neredeyse tamamı gizlidir ve korunaklıdır. Odanın kendisi çok geniş ve loştur, yalnızca karanlığı pek kesmeyen zayıf mavi ışıklarla aydınlatılıyordur. Odanın ortasında yüksek arkalıklı tek bir taht ve yanında küçük bir sehpa vardır.

» Yemek Odası: Malikânede ana ofise benzeyen, geniş ve daha büyük pencerelerle desteklenmiş bir yemek odası bulunur. Pencerenin yanında birkaç kişinin oturması için uzun bir masa vardır.

» Seras'ın Odası: İçinde bir yatak, bir koltuk, bir lamba ve giysi dolabı bulunan, tek birimlik bir alandır. Ayrıca, iki sandalyeli bir masa vardır. Teşkilât onun hakkında yeterince bilgi aldıktan sonra yataktan kurtulur ve onun yerine doğum yerinden toprakla dolu bir tabut koyar. Diğer oda mobilyalarının çoğu da kaldırılmış gibidir.

» Havalandırmalar: Malikâne, malikâne boyunca uzanan geniş ve ferah bir havalandırma sistemi ile donatılmıştır. Tavan karolarından erişilebilir ve 12 yaşındaki bir Integra'nın, daha sonra yetişkin bir Seras Victoria ve Walter C. Dornez'in rahatça hareket edebileceği kadar büyüktür. İkinci ikili, bodrum katından Toplantı Odasına gidebilir, bu da birinin potansiyel olarak malikânenin her yerinde fark edilmeden hareket edebileceği anlamına gelir.

» Zindanlar: Dizide ilk görülen, Alucard ile tanışılan ve hayatının birkaç on yılı boyunca tutulduğu yerlerden biridir. Alt katların ayrıntılı bir düzenini veren mangaya göre, buradan çok uzakta olmayan bir sorgulama/işkence odası da vardır.

> Sakinler:

» Mevcut Sakinler: Sir Integra Fairbrook Wingate Hellsing, Seras Victoria, Alucard, Hellsing Paramiliter Kuvvetleri.

» Eski Sakinler: Walter C. Dornez (Eskiden Uşaktı) (Hellsing Organizasyonu'na İhanet Etti) †, Arthur Hellsing (Son Usta) †, Abraham Van Helsing (Kurucu) †, The Wild Geese (Zorin Blitz'in Güçleri Tarafından Silindi) †.

» Yalnızca Anime: Peter Fargason (Komutan) †, Gareth Henderson (Kaptan) †, Kaptan Steadler (Hain), Chris Pickman (Kaptan) †, Mason Fox (Kaptan).

| Ferdinand Luke Yetimhanesi:

Ferdinand Luke, Roma'da bir yerde bulunan bir yetimhanedir. Kutsal doğruluk yolunda rehberlik etmeleri için çocukları alan Alexander Anderson'a aittir. Seride birkaç kez görünür. Anderson öldükten sonra yetimhaneye ne olduğu bilinmez.

> Genel Bilgiler:

Burası Alexander'ın çocukları getirdiği bir yetimhane ve onlara "doğru kutsallığın yolu" olan Katoliklik boyunca rehberlik ettiği yerdir. Oldukça büyük görünen bu mekânın bir yetimhane olduğu hemen anlaşılır. İtalya'nın başkenti ve Vatikan Şehri'nin evi olan Roma'nın yakınında bulunan yetimhane, Anderson'a ihtiyaç duyduğunda Vatikan Bölüm XIII üyelerinin kolayca ulaşabileceği yer anlamına gelir. Ayrıca, Hellsing'de görülen yetimlerin hepsine Şeytanlara ve Kâfirlere karşı şiddet kullanması gerektiği açıkça öğretilir ve bu, Anderson'ın nazik yanını gösterir (yetimlere ilişkin tahminler verilmez).

15. Bölüm, Anderson'ın kendisinin de bir odası olduğunu, bu odanın oldukça küçük ve çok dağınık olduğunu gösterir ki bu, Anderson'ın bu konuda oldukça dikkatsiz olduğunu gösterir. Kablolu TV'de kimliği belirsiz bir kız ve "J.H. Brenner" adıyla çağrılan bir adamın görünüşe göre odalarında rehin tutulduğu ve onlara yönelik tam bir baskının neredeyse gerçekleşmek üzere olduğu Rio Oteli'ndeki son gelişmeler hakkındaki haberleri izlemek için Anderson'ın orada olduğu görülür. Bu bölümde ayrıca bir yemek odası ve burada akşam yemeği için belirli bir zamanı ayırdığı da gösterilir ki bu, temelde kendileri için yemek pişiren bir şefleri veya hizmetçileri olduğu anlamına gelir. Anderson'ın yukarıda bahsedilen odası, İncil olduğu varsayılabilecek kitaplarla, bir yatakla ve yine kitaplarla dolu bir rafta bulunan bir kablo TV ile doludur.

Daha sonra Sir Integral Fairbrook Wingates Hellsing ve Maxwell'in İmparatorluk Savaş Müzesi'ndeki toplantısında bunlardan tekrar bahsedilir; Anderson bir ara Maxwell'e "güzel bir yer" diyerek çocukları buraya getirmesini söyler. Anderson öldükten sonra Yetimhaneye ne olduğu bilinmez (terk edildiği kadar birisi tarafından devralınıp alınmadığı netleşmiş değildir).

> Bilinen Üyeler:

» Personel: Alexander Anderson †, Peder Ronald.

» Yetimler: Mark & Nepis.

» Eski Yetimler: Enrico Maxwell †, Heinkel Wolfe, Yumiko Takagi †.

| Bobhan Kalesi:

Bobhan Kalesi, İngiltere'de bir yerde bulunan, Hellsing Organizasyonu'nun şüpheli faaliyetler nedeniyle kaleye baskın yapmaya çalıştığı ancak SAS tarafından kesintiye uğratıldığı bir kaledir.

> Genel Bilgiler:

19'lu yıllardan önce terk edilmiş eski bir kale olan Bobhan Kalesi, İngiltere'nin eteklerinde, medeniyetten çok uzakta bulunan ve çevresi sadece otlardan oluşan bir kaledir. Kendisi büyüktür ve iki tanesi hâlâ ayakta olan çok sayıda kulesi vardır. Ayrıca, bir süredir terk edilmiş olmasına rağmen çürümediği görülen, dolayısıyla muhtemelen müzeye dönüştürülmüştür dedirten bu kaleye ulaşmanın tek bir yolu vardır. Hem yolun nereye gittiği hem de bu konumun özellikle nerede olduğu bilinmez, ancak Incognito tarafından oldukça kötü bir şey plânlamak için kullanıldığı bilinir.

Bobhan Kalesi'nin Walter tarafından bir Japon şirketinin mülkü olduğu belirtilir, bu da onun tamamen terk edilmediği ve muhtemelen bu Japon şirketi tarafından sahiplenildiği anlamına gelir (şu anda kale açık artırma bloğundadır).

> Tarihi:

Incognito, İngiltere'de bir yerde ortaya çıktıktan sonra bu kaleyi işgal eder ve İngiltere ile Hellsing Organizasyonu'nu yok etmek için bir plân kurar. Hellsing Organizasyonu sonunda şüpheli faaliyet raporları nedeniyle ortaya çıkar ve baskın yapmaya hazırlanır, ancak ne yazık ki SAS tarafından kesintiye uğrar. Incognito, daha sonra onları gözetlerken görülür. Ardından Incognito, SAS'ı vahşice öldürür ve onları bir Gulyabanî'ye dönüştürür. Bir SAS üyesi olan Paul Wilson'a, Incognito'nun ustası tarafından bir Ucube yerine Vampir olması için seçildiği için birçok FREAK çipi verilir. Alucard, Hellsing'in kaleden çekilmesine rağmen araştırmaya devam eder ve ilk kez Incognito ile karşı karşıya gelir. İkisi de bir tür selâmlaşarak, her ikisinin de insan silâhlarıyla donanmış orijinal vampirler olduklarını ve birbirleriyle çarpışmaya hazır olduklarını belirlediler. Incognito daha sonra Alucard'a Integra için tehlikeden bahseder, çünkü Incognito onu ortadan kaldırmayı amaçlıyordur. Incognito, Baobhan Sith'e (baa'-van shee olarak telâffuz edilir) Laura'ya onu bir Gulyabanî'ye dönüştürmesini emretmiştir. Alucard'ın bunun farkına varması, Çakal'ı tetiklemesine neden olur, ancak Incognito daha hızlıdır ve El Bombası Fırlatıcısını Alucard'a fırlatır. Alucard'ın kaçtığını gören Gizli mod, Ritüelini bitirme fırsatını değerlendirir ve daha sonra onunla birlikte SAS Gulyabanî ordusu kaleyi terk eder.

> Konumlar:

» Deney Odası: Bu oda, Incognito'nun eski bir SAS üyesi olan Paul Wilson'ı bir vampire dönüştürdüğü yerdir. Vücuduna sadece bir tane değil, birden fazla FREAK Çipi yerleştirilmiştir.

» Ritüel Yeri: Burası, Incognito'nun Integra'yı kurtarmak için kaçan Alucard'ın avantajını kullandığı, birden fazla SAS Üyesini Gulyabanî'ye dönüştürdüğü, İngiltere'yi yok etme ve daha sonra onu güçlendirme plânlarını kurduğu yerdir.

> Sakinler:

Incognito (Usta) †, Paul Wilson (İkinci Komutan) †, SAS Gulyabanîleri (Kuvvetler) †.

| Helena'nın Dairesi:

Helena'nın 19'lu yıllarda yaşadığı, hayatının büyük bölümünü geçirdiği odadır.

> Tarihi:

Helena'nın bu daireyi neden ve ne zaman işgal ettiği bilinmez. Ancak, İngiliz Hükümeti ve Hellsing Organizasyonu tarafından bu apartmandaki varlığının kabul edildiği bilinmesine rağmen genel halk için gerçek bir tehdit oluşturmuyor gibi göründüğünden çoğunlukla yalnız bırakılmıştır. "FREAK Chip"i araştıran MI-5 Ajanı Harry Anders, Helena ile konuşmak için Seras Victoria'yı Helena'nın dairesine getirir. Bundan sonra Helena, İngiltere'de görünen Incognito'nun Helena'nın bir tehdit olabileceğini düşündüğü ve sonunda onu yiyip bitirdiği Bölüm 11'e kadar tekrar görünmez. Helena, başı kesilip öldürülmeden önce Incognito'nun vücudundan kısmen kurtulmayı başarır ve Seras Victoria'ya bilgi sağlar. Seras onu kurtaramadığı için çılgına dönmüştür ama Helena genç Draculina'yı teselli eder ve sonunda ölebildiği için üzülmemesi gerektiğini söyler. Son sözlerinde Seras'a efendisine sadık ve değerli bir yol arkadaşı olmasını ve tuzağına karşı uyararak Incognito'yu yok etmesini söyler. Helena daha sonra telekinezi güçlerini kullanarak mumlardan birini vurarak evini yakar.

> Sakinler:

Helena †.

| Badrick Kasabası:

Badrick, Vatikan'ın kendi bölgesi olduğunu iddia ettiği Kuzey İrlanda'da bulunan bir kasabadır. Badrick'in kendisi kurgusal bir kasabadır, gerçek dünyada yoktur.

> Genel Bilgiler:

Badrick, bir bütün olarak Kuzey İrlanda'da bulunan ve teknik olarak Birleşik Krallıktan ayrı olan bir kasabadır ki bu nedenle Hellsing'in bölgesi olur. Ancak sorun, Vatikan'ın İrlanda'yı bir bütün olarak kendi topraklarından ayrı görmesidir. Kasabanın kendisi binalarla doludur ve bunların çoğu Cheddar'a oldukça benzeyen evlerdir, ancak genel olarak kendisi büyük bir kasabadır. Ayrıca, kasabanın kendisi hiçliğin ortasında yer alıyor gibi görünür, çünkü kasabanın dışından manzara Badrick dışında başka bina olmadığını, sadece devasa bir çimenlik arazisi olduğunu gösterir.

Ne var ki buraya olan tek bağlantı uzun bir köprüdür ve muhtemelen ziyaretçilerin buraya ulaşabilmesinin tek yolu budur. Hellsing'de görülen en dikkat çekici bina, Badrick'in eteklerinde bulunan henüz iki katlı, kare şeklinde, koridorlarla dolu olan binadır. Bu binada görülen pek çok kapının muhtemel odalara açıldığı ve buranın pek çok Gulyabanî'yle dolu olduğu varsayılır. Büyük ihtimalle burası bir hastane ya da moteldir.

Mangadan farklı olarak, OVA'da burası kara parçasının değil, denizin yanında konumlanmıştır.

Buranın Hellsing Organizasyonu ve İskariyot arasında kime ait olduğu konusundaki tartışmaları hep sürmekte ve bu tartışmalar, teknik olarak Vatikan'ın neden olduğu meşhur bir olaya yol açmakta olsa da Anderson, Hellsing'in daha önce defalarca bunun kendilerine ait olmadığını ve bunu uzun yıllardır anladıklarını belirtir. Yani olaya her ikisi de neden olurken sadece İskariyot çok ileri gitmiş olur.

> Tarihi:

Hellsing Organizasyonu, Alucard ve onun çaylağı Seras Victoria'yı bir vampirin peşine düşmeleri için gönderir: Ta ki İskariyot'un kozu Alexander Anderson belirip kutsanmış süngülerinden birçoğunu Seras'ın omurgasına fırlatana kadar (bu hem Alucard'ı hem de onu gafil avlar). Alucard'a kendini ifşa etmeden önce Alexander, birden fazla İncil sayfasını çağırıp duvara yapıştırarak yeri arındırır ve sonunda kana bulanmış süngüsüyle merdivenlerden yavaş yavaş iner.

İki koz arasındaki kısa bir konuşmadan sonra, savaşlarına bir soğuklukla başlarlar ve bu, Alucard'ın Alexander'ın alnına Casull ile yakın mesafeden ateş etmesiyle sona erer. Victoria'ya doğru yürürken ve ona yardım etmek için elini uzatırken, Anderson ayağa kalkarak onları şok eder ve Alucard'ın öne atılarak karşılık verdiği süngüsünü Alucard'a saplayıp Alexander'ı vurur. Casull'un mermisi onu düşürür, ancak Alexander pes etmez ve doğruca Alucard'a doğru koşar, ardından kollarından birden fazla süngü çağırır ve onları vurmaya çalışan Alucard'a fırlatır.

Alucard'ın dikkatinin dağıldığını gören Anderson, Alucard'ın iki elini de tutar ve süngüsüyle onu duvara saplar, ardından Alucard tarafından vurulan alnını iyileştirerek Alucard'a karşı yenilenen gücünü gösterir. Ardından, başını kesmeden önce Alucard'ı birden fazla süngü ile delip geçer ve cesediyle alay eder. Hâlâ hayatta olan ve mücadele eden Seras'ı fark eder. Ona yetişir ve iki korumasıyla birlikte Sir Integra gelip Alexander'ın süngülerini fırlatıp paramparça edene kadar hayatına son vermeye çalışır.

Anderson, bir "Protestan fahişeye" karşı geri adım atmayacağını belirtir ve Integra'nın korumalarını hızla öldürür. Ancak Alucard, Integra'yı kendisi öldürmeden önce kendini yeniler ve Anderson'la çatışır. Anderson, Alucard'ı mevcut silâhları ve ışınlanmalarıyla yenemeyeceğini anlayınca geri çekilir.

> Konumlar:

» Uzun, Karanlık Koridor: Bu uzun koridor, Anderson müdahale etmeden önce Alucard ve Seras Victoria'nın birden fazla vampiri öldürdüğü yerdir. Aynı zamanda Alucard'ın onunla savaştığı yer de burasıdır.

| Çedar Köyü:

Çedar Köyü, İngiltere'de, özellikle Somerset'te bulunan bir köydür.

> Konumlar:

Burada yalnızca Hellsing serisinde gösterilen Çedar Köyü bölümlerindeki içerikler yer alır:

» Şapel: Bu şapelin görünümü, neredeyse diğer tüm şapeller gibi çok basittir. Mangada şapel yalnızca girişte ve Çedar Rahibinin arka plânında (ilk görünüş ve sondaki cinayetler) kısaca görünür. Ancak, Gonzo'nun 2001 animesinde burası daha çok kullanılır ve Alucard ile Çedar Rahibinin arasındaki tek taraflı savaş dahi bu çok özel şapelde geçer.

» Orman: Tanımı çok uzun ağaçları olan, çok karanlık ve kasvetli bir yer olarak yapılan orman, mangada bazı çok uzun ağaçları içeren ve benzersiz hiçbir şey içermeyen ortalama bir orman şeklinde geçer. Ancak bu orman, Alucard ve Çedar Rahibinin savaştığı ve sonunda Seras Victoria'nın insandan vampire dönüştüğü yer olarak kullanılır. Ancak, anime konumu şapel olarak değiştirdiğinden orman kısaca görünür. Ayrıca, ormandaki ağaçların renkleri değişiyor gibi görünürken belirli bir sahnede ağaçların yeşil renkte iken anîden maviye döndüğü görülür.

» Köy: Kısaca Hellsing mangasında göründüğü, diğer köylere benzediği, ancak sakinlerinin daha sonra Çedar Rahibi tarafından vampire dönüştürüldüğü görülen yerdir.

> Önemli Görünüşler:

» Karakterler: Alucard, Sir Integra Fairbrook Wingate Hellsing, Walter C. Dornez (Yalnızca OVA), Çedar Rahibi, Seras Victoria.

» Organizasyonlar / Gruplar: Hellsing Organizasyonu, Londra Polisi.

| Vatikan Şehri:

Vatikan, Roma'da bulunan dinî bir gruptur. Bütün Katolik Kilisesi'nin ve Papa'nın güç merkezidir.

> Konum:

Vatikan, Batı Roma'da yer almaktadır. Basilica Di San Pietro'ya ve aynı zamanda Papa'ya da ev sahipliği yapmaktadır. Katolik Kilisesi'nin başkenti ve ana konumu olarak 86 yıldır varlığını sürdürmektedir (Kilise 1.985 yıldır mevcut iken).

> Bilinen / Başlıca Üyeler:

Peder Alexander Anderson, Başpiskopos Enrico Maxwell, Peder Renaldo, Papalık Şövalyeleri, Papa, Heinkel Wolfe, Yumiko Takagi.

| Birmingham:

Birmingham, İngiltere'de bulunan bir şehirdir. Hellsing'de birden fazla ailenin cinayetinin işlendiği yer burasıdır.

> Genel Bakış:

Birmingham, İngiltere'nin batı iç kesimlerinde yer alan bir şehirdir ve İngiltere'nin en büyük ikinci şehri olduğu söylenmektedir. Ayrıca, Londra'dan yaklaşık 160 km uzaklıktadır ve Hellsing'de İngiltere'deki gerçek şehirden yola çıkarak yaklaşık 1.145 milyon nüfusu olan bir şehir olarak konumlanmıştır. Hellsing'in sadece bir bölümünde yer alan Birmingham, aynı zamanda birçok insana ev sahipliği yapmaktadır ve bir banliyösü vardır (rota 17 en belirgin olanıdır). Genel olarak tüm evler aynı görünür; çoğu iki katlı ve tuğladan yapılmış gibidir.

> Tarihi:

12 Ağustos tarihinde, İngiltere'nin banliyölerinde bir aile cinayeti yaşanır. Normalde insanlar tarafından çözülebilecek sıradan bir cinayet vakası gibi görünse de, duvara asılmış, kanla yazılmış, ters haçlı bir mesaj onları oldukça şaşırtır ve böyle bir şeyin nasıl olabileceği konusunda onları hasta eder. Doğaüstü yaratıkları avlama konusunda uzmanlaşmış bir örgüt olan Hellsing Organizasyonu'nu hatırlayan Şef Malfas, olayla ilgilenmek için örgütü aramaya karar verir ve sonunda Hellsing Organizasyonu'ndan Sir Integra Fairbrook Wingates Hellsing, olayın gerçekleştiği yere gelir. Hellsing, diğer pek çok Hıristiyanlık karşıtı mesajın arasında, duvarda, "CEHENNEM KAPISI AÇIK, Beynim, Aklım, Bedenim ve Ruhum" yazılı şifreli mesajı görünce davayı yetenekli ellerine alır ve ne yapması gerektiği konusunda rehberlik etmesi için yeni işe alınan üyesi Seras Victoria'yı Alucard ile eğitme fırsatını kullanır.

Alucard, kozlarını çoktan konuma bildirip 'Bonnie & Clyde' taklitçilerinin yerini bulmaya başlar ve sonunda onları Birmingham'ın aynı banliyösündeki bir evde görür. Zili çalan ve birisinin anahtar deliğinden içeri baktığını gören Alucard, özel yapım uzun namlulu tabancasıyla onlara kurşun sıkar, ardından açtığı delikten içeriyi görür ve eve girdikten sonra anında suçluyu hedef alır; ancak suçlu ondan önce ateş etmeyi başarır. Alucard hareketsiz durup kollarıyla mermileri engeller ve mermileri bitince çocuğa hakaret etme şansını yakalar. Yaptığı şeyden tiksinti ve büyük bir öfke duyan Alucard, Casull'unu mermileri bitene kadar ateşledikten sonra nihaî darbeyi indirmek için doğrudan ona koşar; kalbine doğrudan bir darbe vurup sonunda onu öldürür.

Ancak, ikincisinin gittiğini görünce Alucard, Hellsing Anti-Midian'larla birlikte bir çatının üzerinde oturan çaylak Seras'a diğerinin gitmesine izin vermemesini söyler. Her ne kadar çok uzakta olduğu için Seras'ın ne yapacağı konusunda kafası karışık ve bir dürbünü bile yok iken, Alucard ona bunun yalnızca insanlara özgü bir sorun olduğunu ve kendisinin artık bir insan olmadığını söyler. Sonunda uzun bir odaklanmanın ardından kızın koştuğunu görür ve ateş eder; kalbine vurup ikincisini de öldürerek Birmingham'ı terörizme âlet eden psikopatlara son verir.

> Konumlar:

» 17. Cadde: Bu rotadaki bir ev, bu evde yaşayan herkesin vahşice öldürüldüğü bir olay yeri olur. Kurbanlarda ısırık izleri gibi görünen şeyleri gördükten sonra, Hellsing Organizasyonu Şef Malfas tarafından çağrılır. Daha sonra, onlar "Bonnie & Clyde"ın içinde göründüğü evi bulur.

» Yalnızca Anime Mekânları: Otoyol Yolu.

| İmparatorluk Savaş Müzesi:

İmparatorluk Savaş Müzesi, Londra'da bulunan bir İngiliz ulusal müzesidir. İskariyot'un lideri Enrico Maxwell'in Hellsing'in lideri Sir Integra ile tanıştığı yerdir. Hellsing'in yalnızca bir bölümünde yer alan ve bundan başka ne bahsedilen ne de görülen küçük bir mekândır.

> Genel Bilgiler:

1917 yılında kurulan gerçek hayattaki "İmparatorluk Savaş Müzesi", aslında üçü Londra'da olmak üzere İngiltere'de bulunan toplam beş şubeli bir kuruluştur. Müze, Birinci Dünya Savaşı sırasında Britanya ve İmparatorluğunun hem iç hem de askerî savaş çabaları ile fedakârlıklarını kaydetmeyi amaçlar. Kendisi ilk olarak 1920 yılında Sydenham Tepesi'nde bulunan Kristal Saray'da bulunan bir konumla açılır.

Kendisi için kısaca tarihî bir müzedir denebilir. Tipik şeyleri arasında 90'lı yıllardan çok önce birisi tarafından çizilmiş tarihî bir tablosunun yer aldığı, bilinenlere göre hem tablolar hem de heykellerle dolu devasa bir müze olduğu ve bu nedenle ilgi çektiği söylenebilir. Hatta Anderson'ın bile müzeyi oldukça sevdiğinden ve Enrico Maxwell'in bir ara Ferdinant Lukes'taki yetimleri buraya getirmesini istediğinden bahsedilir. Sir Integra ve Enrico Maxwell'in buluştuğu dikkat çekici koridorda yer alan tüm resimler, birbirine bağlı, oldukça uzun süren çitlerle korunur. Ayrıca, buranın Londra merkezli oldukça popüler bir tarihî müze olduğu da söylenir.

Tüm bunlara ek olarak dışarıda bir kafeteryanın olduğu ve daha sonra Integra ile Maxwell tarafından her iki Trump Kartı'nın müdahalesi olmadan barışçıl bir şekilde konuşmak için kullanıldığı belirtilir. Her iki lider konuşurken Binbaşı ile Doktorun orada olduğu ve onları arkadan izlediği bilinir, dolayısıyla bu kafeteryanın diğerlerine göre oldukça büyük olduğu söylenebilir.

> Diğer Bilgiler:

Burası Hellsing'de yalnızca bir kez ortaya çıkan küçük bir yerdir, ama yine de orijinal manganın tüm yinelemelerinde görünen birkaç yerden biridir (Hellsing: Volume 2 -> HELLSING Chapter 6 Balance Of Power (2), Hellsing Episode 7: Duel, Hellsing: Ultimate II).